Mustafa Koç'un Ardından
Bu ülkede dedelerimiz, ninelerimiz en güzel iyiliğin sessiz sedasız yapılan olduğunu öğretti bize. Yanına kameralar alarak çocuk esirgeme yurduna gidince, elli tane gazeteci ile huzur evine gidince veya tek elini tabutun üzerine koyup nutuk çekince iyi insan, hayırlı insan olmuyorsun.
Hepsinden öte, kendini satmak, kendini pazarlamak orospuların mesleğidir zannedilir. Oysa bedenini kullananlar benliklerini satmazlar, o yüzden ruhu orospu olanlardan korkacaksın derdi Foça'daki okul komutanımız. Onlar kendilerini satmakta beis görmez, üstüne üstlük çoğu da itibar görür toplumda.
Bugün Tofaş işçilerinin yayınladığı açıklamayı okudum. Uzun uzun verdikleri mücadeleden ve Mustafa Koç ile ailesinin onlara çektirdiklerinden bahsetmişler. Ancak insanı sevdikleri için yine de (!) Koç ailesine başsağlığı dilemişler. Gerçekten insan olan, gerçekten insan seven, daha da önemlisi samimi olan adam detaya girmeden başsağlığı diler, onların verdiği mücadelenin farkında olanlar da "helal olsun be, bunca sıkıntıya rağmen ne kadar güzel başsağlığı dilemişler" der. Şimdi bu işçilerin hiç biri samimi olduklarını anlatamaz bana.
Bir şey daha var. Solcu bir kısım, Koç'u komprador, kapitalist düzenin parçası, AKP yanlısı ve hükümet yalakası olmakla suçluyor. Mustafa Koç'un kapitalist düzenin en önemli dişlilerinden biri olduğu muhakkak. Gel gelelim, bugünkü dünya düzeninde, onun ve ailesinin sağladığı istihdamı, işgücüne katkısını, üretime katkısını tartışmaya çalışmak bile abesle iştigaldir. Ancak bu toplum Ağaoğlu gibi üretime zerre katkısı olmayan, sadece tüketimi besleyen sonradan görmelerin şakşakçısı olduğundan ötürü, Mustafa Koç ve ailesinin zerafetini, iyilikseverliğini, merhametini anlayamaz.
Koç grubu AKP döneminde karlılığını bilmem kaç kat arttırmış, AKP ile iyi geçinmiş, hükümet ile arasını iyi tutmuş, dik durmamış falan... Bırakın bu ileri kardeşim. Onca servetiniz olsun, onca insan doyurun, öyle bir sistemin en başında olup bir ülkenin ekonomisinin temel taşı olun, ondan sonra bok atarsın adama. tek derdi karnını doyurmak olan, bir baltaya sap olamamış (ki bunların hiç biri de ayıp değil!) tiplerin Mustafa Koç arkasından sallaması sadece 50 derecelik çölde 2 eliyle fırtına çıkarmaya çalışan bedevi kadar etki yapar.
Ama öyle ama böyle, çalışarak kazanılmış bir servet, ülkenin neredeyse her dikili taşının altına atılan imza, kimsenin konuşmadığı, konuşamadığı çünkü bilmediği onca hayırseverlik, örnek bir babalık, ağabeylik ve evlatlık, hepsinden önemlisi, Gezi zamanında sergilenen o dik duruş bu vatanın gerçek evlatları tarafından her zaman takdir edilecek, umuyorum.
Kapitalizmden nefret edebilir, paranın uşağı olmuş patronları içinize sindiremeyebilir, Koç ailesinden hazzetmeyebilirsiniz. Velhasıl onlar hakkında 2 kelam etmeden önce, onların yerinde olsaydınız ne yapardınız önce onu düşünüp, bu millete anlatmanız gerekir.
Hariçten gazel okuyan bir güruh dışında, bu değerli ve genç adam için yayınlanan mesajlar, yapılan yorumlar beni kendi adıma çok mutlu etti. Halkın, belki benim bile sandığımın aksine, ne kadar hassas olduğunu bir kere daha görmek, kadirşinaslığına şahit olmak bu kadar tatsız bir günde bana iyi geldi.
Ruhun gitti yerde huzur bulsun, yolun ışık olsun Mustafa Koç. "Bok altın olsa götsüz doğardım" zihniyetinin arkandan salladıkları, senin bu milletin gönlündeki yerini de, sana edilecek hayır duasını da, helal edilecek hakları da zerre etkilemez.
Allah Koç ailesini sabır ve dayanma gücü versin, bu acılarını unutturmasın inşallah.
Ve siz, kalpsiz, vicdansızlar...
Hadi adam olamadınız, bari Müslüman olun da Hz.Muhammed (S.A.S.) e kulak verin;
Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu: Cenaze gördüğünüz zaman kalkınız, sizi geride bırakıncaya kadar ayakta bekleyiniz.(Ebu Hureyre radıyallahu anh. Buhari.)
Bir düşünün bakalım neden?...
Comments