10. Kasım
Atatürk, havacılıkla ilgili bütün yabancı yayınları izliyor, bu konudaki gelişmeleri gün geçirmeden Türkiye'de de uygulama alanına sokmağa çalışıyordu. Ona göre insanlığın hizmetine girecek en büyük gelişmeler havacılık alanında olacaktı. Hatta gün gelecek, insan oğlu uzaya, başka dünyalara gidecek, Ay'ı ve benzeri gezegenleri bile fethedecekti. İşte bu çağdaş savaşlar da göklerde üstün olan uluslar tarafından kazanılacaktı. (Hava Kuvvetleri Komutanlığı - Atatürk ve Havacılık)
1936 yılında Eskişehir Tayyare Alayını yaptığı ziyarette "Geleceğin en etkili silahı da, aracı da hiç kuşkunuz olmasın tayyaredir. Bir gün insanoğlu tayyaresiz de göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki de aydan bize haber yollayacaktır. Bu mucizenin gerçekleşmesi için 2000 yılını beklemeye gerek kalmayacaktır. Gelişen teknoloji daha şimdiden bunu müjdeliyor. Bize düşen görev ise, batıdan bu konuda fazla geri kalmamayı temindir." (Türk Hava Kurumu Tüzüğü- www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/5212.html)
Mustafa Kemal bu sözleri söylediğinde Yuri Gagarin 2 (iki), Neil Armstrong ise henüz 6 (altı) yaşındaydı. Felix du Temple'ın 1874'te gerçekleştirdiği tarihteki ilk başarılı uçuşun üzerinden sadece 62 yıl geçmiş, Sovyetler Birliği bu konuşmadan tam 21 yıl sonra ilk uydusu Sputnik 1'i uzaya gönderebilmişti.
Atatürk'ün öngörüsüne dair verilebilecek onlarca örnekten sadece biri bu.
Bugün bu ülke insanının, politikacısından tutun da, işçisine, beyaz yakalısına, sporcusuna, doktoruna, mühendisine, iktisatçısına, esnafına, kısaca her bir ferdine en lazım olan şeydir öngörü. Ne acıdır ki, bir o kadar da eksiktir.
Sadece günü kurtarmak, sadece götü kurtarmak adına atılan her adım, verilen her karar öldürüyor asıl bu adamı.
Üzerinden bunca yıl geçmesine rağmen biz hala onun ilkelerini konuşabiliyor, hala onu anabiliyorsak nasıl bahsedilebilir ki "ölüm"den?...
"Atam izindeyiz" cümlesini yıllardır yanlış okuyup, yanlış yorumlamış bir toplumda her gün ölüyor asıl Mustafa Kemal...
İzne çıkanlar dönmedikçe...
Saat dokuzu beş geçe ayakta dikilenler artık yürümedikçe...
Ve hatta artık koşmadıkça...
Her gün bir kere daha öldüreceğiz 77 yıl önce kalbi duran adamı...
"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."
Amin.